27 Eylül Cuma Hutbesi Yayımlandı! İşte Detaylı Metin!

27 Eylül Cuma Hutbesi Yayımlandı! İşte Detaylı Metin!

Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan cuma hutbesinin bu haftaki teması ve metni belirlendi.

Vatandaşlar, 'Cuma hutbesinin konusu nedir?' sorusunun cevabını aramaya başladı.

20 Eylül 2024 Cuma günü camilerde okunacak hutbenin konusu ve metni netleşti.

Diyanet İşleri Başkanlığı, bu haftanın hutbesinin başlığını "Şahsiyetimizi İmar Eden Kutlu Mekân: Cami" olarak duyurdu.

İşte 27 Eylül 2024 Cuma hutbesinin konusu ve tam metni...

Muhterem Müslümanlar!

Huzur ve güvenin, rahmet ve bereketin kaynağı camiler ve mescitler, Yüce Rabbimize kulluğumuzu sunduğumuz, hayat rehberimiz Kur’an-ı Kerim’i öğrendiğimiz, rahmet peygamberi Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s)’in güzel ahlaki öğretileriyle tanıştığımız mabetlerdir. Cami ve mescitler, birlikte hareket ettiğimiz, birlik ve beraberliğimizi güçlendirdiğimiz manevi merkezlerdir. İnsanlığa tevhide, kurtuluşa, hayra ve iyiliğe çağrıda bulunan gerçek merkezlerdir. Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in söylediği gibi, “Şehirlerde Allah’ın en sevgili yerleri, camilerdir.”

Aziz Müminler!

Camiler yalnızca ibadetlerimizi gerçekleştirmek için toplandığımız yerler değildir. Camiler; kadın, erkek, genç, yaşlı herkesin ilim ve irfanla tanıştığı, bilgi ve hikmetle şekillendiği, adalet ve merhametle kişiliğini inşa ettiği eğitim merkezleridir. Ecdadımız, camilerin bu eşsiz ruhunu temel alarak büyük bir medeniyet yaratmıştır. Cami merkezli bu medeniyetin esaslarında Kur’an ve sünnete bağlılık bulunmaktadır. Vefakâr bir eş, hayırlı bir evlat, şefkatli bir anne-baba, güvenilir bir komşu olmak; akrabayı, yetimi, öksüzü ve kimsesizi gözetmek ön plandadır. Helalinden kazanmak, harama el uzatmamak, yanlış ölçmemek, eksik tartmamak ve kimseyi aldatmamak ahlaki değerler arasındadır. İş yaşamında doğruluğu ilke edinmek, bireysel ve kamu hakkını gözetmek esastır. Ahîlik geleneğinde yer aldığı üzere, geçmişten günümüze esnaf ve zanaatkârlar arasında dayanışmayı, dürüstlüğü, adaleti, ahlakı ve çalışkanlığı teşvik etmek gerekir.

Kıymetli Müslümanlar!

Medeniyetimizin temeli olan cami ve mescitleri inşa etmek, bakım ve onarımlarını gerçekleştirmek Müslüman olmanın bir gereğidir. Onları tahrip etmek, ibadete engel olmak ve maddi manevi anlamda işlevsiz kılmak büyük bir zulümdür. Bu konuda Yüce Rabbimizin uyarısı açıktır: “Allah’ın mescitlerinde O’nun adının anılmasına engel olan ve onların yıkılmasına çalışan kimseden daha zalim kim vardır?” Bugün Gazze’de yaşandığı gibi şehirleri işgal eden zalimlerin hedeflerinden biri de camilerdir. Müslümanların görevi, camileri inşa etmek ve yaşatmaktır. Camilerin ihya edilmesi, onların ilim ve irfan merkezleri olma özelliklerini sürdürmek demektir. Camilerde öğrendiğimiz bilgileri hayatımıza uygulayıp, onlardan aldığımız feyiz ve bereketle İslam’ı en güzel şekilde yaşamaktır.

Öyleyse Değerli Müminler!

Emekle inşa ettiğimiz camilerimizi cemaatsiz bırakmamalıyız. Onları yalnızlığa terk etmemeliyiz. Cuma ve bayram namazlarında bir araya geldiğimiz gibi, beş vakit namazımızı da camilerde kılmak için buluşalım, ailecek camide olalım. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı ve gençlerimizi camilerimizin manevi ortamından uzak tutmayalım. Samimi niyetle camiye giderken attığımız her adım, geçirdiğimiz her an, günahlarımızın affına, evimizin huzuruna ve kazancımızın bereketine vesile olacaktır. Tarihin her döneminde olduğu gibi, bugün ve yarın da Müslümanlığımızı korumanın merkezleri camiler olacaktır.

Aziz Müslümanlar!

Her yıl 1-7 Ekim tarihleri arası Camiler ve Din Görevlileri Haftası olarak kutlanmaktadır. Din görevlileri, cami ve mescitlerde, Kur’an kursu ve çeşitli alanlarda görev yapan, toplumu din konusunda doğru bilgiyle aydınlatan, şahsiyetimizin inşasında ve kimliğimizin korunmasında önemli rol oynamaktadır. Onlar, hayatlarını din hizmetine adamış, her yaştan insanın manevi gelişimine katkıda bulunan değerlidir.

Bu vesileyle, camilerimizin maddi ve manevi gelişimi için çalışan, ömrünü din hizmetine adamış hocalarımızdan, camilerin inşasında katkıda bulunan hayır sahiplerinden ve tüm cemaate rahmet, hayatta olanlara ise sağlıklı ve huzurlu bir yaşam diliyorum.