Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, sosyal medya platformu üzerinden gerçekleştirdiği paylaşımda, Saraçhane'deki eylem sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, merhum annesine ve ailesine yöneltilen hakaretlere karşı sert bir duruş sergiledi. Yılmaz, şu şekilde ifade etti:
"Sokaklarda Sayın Cumhurbaşkanımıza, merhum annesine ve ailesine karşı kullanılan alçakça ifadeleri şiddetle lanetliyorum. Bu hadsizlik, milletimizin ortak değerlerine, demokrasiye ve hukuk devletine asla inanmayanlara aittir. Bu aşağılık dili destekleyenler, toplumsal gerginliği artırmayı amaçlayan ve utanç verici eylemlerini gizlemeye çalışan kişilerdir."
ÖMER ÇELİK: CEVAPSIZ KALMAYACAKTIR
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik de sosyal medya aracılığıyla yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, merhum annesi ve ailesine yönelen hakaretler karşısında tepkisini dile getirerek, şunları kaydetti:
"İstanbul'daki eylemler sırasında Sayın Cumhurbaşkanımıza, rahmetli annesine ve ailesine yönelik söylenen hakaret içerikli sözleri kınıyoruz. Bu onursuz kişilerin davranışlarının karşılıksız kalmayacağına inanıyoruz. Bu ahlaksızları cesaretlendirenler de bu provokatif davranışlarının sonuçlarına katlanacaklardır. Haftalardır zehirli bir dil kullanarak saldırganlığa zemin hazırlayanlar, alınlarına bu ahlaksız provokasyonun damgasını vurmuşlardır. Kesin bir şekilde ifade ediyoruz; bu agresif ve ahlaka aykırı davranışları sergileyenler ile onları teşvik edenler, en kararlı bir şekilde halk irademizin karşısında duracaklardır."
BAKAN TUNÇ: VANDALİZM ASLA KABUL EDİLEMEZ
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Saraçhane'de Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ve merhum annesine yönelik yapılan çirkin hakaretleri ve alçakça ifadeleri sert bir dille kınadığını belirtti.
"Halkımızın sabrının sınırlarını zorlayan bu vandalizm, asla hoş görülemez. Ortak değerlerimize saldıran bu çirkin davranışlar, hukuk önünde mutlaka hesap verecektir." dedi. Tunç, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkının temel bir hak olduğunu, fakat mevcut yasal süreçleri hedef alarak toplumu terörize etmenin, kamu düzenini bozacak şiddet eylemleri ile suç teşkil ettiğini vurguladı.
Bakan Tunç, "Ana muhalefet partisinin lideri, günlerdir yalanlar ve iftiralar üreterek, devam eden soruşturmalar üzerinden bağımsız ve tarafsız Türk yargısına saldırmakta; kamu düzenini tehdit edercesine güvenlik güçlerimizi ve polislerimizi kalabalık gruplara hedef göstererek tehlikeli bir provokasyona imza atmaktadır." değerlendirmelerini yaptı.
"HAKİM VE SAVCILARA BASKI YAPILAMAZ"
Ortak milli ve manevi değerlere karşı gerçekleştirilen çirkin eylemlerin sorumlusunun bu provokatif dil olduğunu belirten Tunç, şunları ekledi:
"Ana muhalefet partisi lideri, kullandığı bu zehirli dilden bir an önce vazgeçmelidir. Hukuk devleti çerçevesinde, suç iddialarının muhatabı yargı makamlarıdır; sokaklar değil. Eğer suç işlendiğine dair bir delil varsa, bu konuda gerekli soruşturma yetkili yargı organları tarafından yapılacaktır. Millet adına yargı görevini icra eden hakimler ve savcılar, hiçbir baskı veya tehditle sindirilemez. Devam eden soruşturmalar üzerinden dezenformasyon yapmaktan ve kamuoyunu yanıltmaya yönelik söylemlerde bulunmaktan herkesin uzak durması gerekmektedir. Suç teşkil eden eylemlerin hesabı, millet adına karar veren bağımsız yargı tarafından sorulacağından kimsenin kuşkusu olmamalıdır."
HAKAN FİDAN: REZİLLİĞİN HESABI HUKUK ÖNÜNDE SORULACAK
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İstanbul Saraçhane'deki gösteri sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, merhum annesine ve ailesine yapılan hakaretlere karşı büyük bir tepki gösterdi.
Fidan, sosyal medya paylaşımında, "Saraçhane’de Sayın Cumhurbaşkanımıza ve rahmetli annesine yönelik gerçekleştirilen bu ahlaka aykırı saldırı, yalnızca bir ahlak çöküşünü değil; aynı zamanda toplumsal huzuru hedef alan kirli bir zihniyetin yansımasını göstermektedir." dedi.
Fidan, itirazları dile getirerek, "Sokakları karıştırmaya çalışanların ve nefret dilini benimseyenlerin sonu, milletimizin ferasetiyle eriyip gitmek olacaktır ve bu rezilliğin hesabı mutlaka hukuk önünde sorulacaktır." şeklinde konuştu.
KABİNE ÜYELERİNDEN TEPKİ
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, sosyal medya üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, merhum annesine ve ailesine yapılan hakaretlere karşı tepkilerini dile getirdiler.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, "Saraçhane'deki gösteri sonrasında Sayın Cumhurbaşkanımıza, rahmetli annesine ve ailesine yönelik yapılan ahlaksız hakaretleri şiddetle kınıyorum. Bu edepsizlik ne ifade özgürlüğü, ne de demokratik bir hak arayışıdır. Asıl sorun 'barışçıl gösteri' değil, doğrudan bir nefret ve kin provokasyonudur. Milletin iradesine, değerlerine ve aile kavramına yönelik bu aşağılık dili asla tasvip etmiyoruz." dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ise, "İstanbul'daki gösterilerde ahlaki değerleri hiçe sayan provokatör bir grubun Sayın Cumhurbaşkanımıza, merhum annesine ve ailesine yönelik hakaretlerini şiddetle kınıyorum. Hakaret asla bir hak veya özgürlük değildir. Sadece yakıp yıkmayı bilen marjinal grupların, polislerimize, kamu varlığına ve milletimizin değerlerine sürdürdüğü saldırıları göz ardı edemeyiz. Kin ve düşmanlıktan beslenen, gençlerimizi kışkırtan, şiddeti öven ve destekleyen gruplara sesleniyoruz; artık yeter! Sayın Cumhurbaşkanımıza, değerli ailesine ve milletimize karşı yaptığınız bu seviyesizlikleri asla kabullenmiyoruz." dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Kurum, "Saraçhane'de Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Tenzile annemize yönelik yapılan çirkin ifadeleri kınıyorum. Bu alçaklığın elbet bir bedeli olacaktır. Bu alçaklığı destekleyenler de bunun altında kalacaklardır." ifadesini kullandı.
Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy ise, "Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, kıymetli ailesine ve merhume annesine yönelik yapılan bu seviyesiz saldırıyı şiddetle reddediyorum. Bu ahlaksızlık yalnızca Cumhurbaşkanımıza değil, milletimizin ortak değerlerine, aile yapısına ve vicdanına yöneltilmiş büyük bir saygısızlıktır. Bu çirkin dili meşrulaştırmaya çalışanlar, gençleri öne sürüp gizli provokasyonlar gerçekleştirenler, hukuk önünde mutlaka hesap vereceklerdir." dedi.
İLETİŞİM BAŞKANI ALTUN: BU KEPAZELİKLERE SON VERİN
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Gençleri kışkırtarak yarın pişman olacakları bu rezillikleri yaşatmayın. Şiddeti, ahlaksızlığı ve densizliği teşvik etmeyin. Bu kepazeliklere bir son verin." dedi.
İletişim Başkanı Altun, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "İstanbul'daki protesto gösterilerinde bir kısım kendini bilmez ahlaksızın Sayın Cumhurbaşkanımıza, ebediyete intikal etmiş rahmetli annesine ve ailesine yönelik sarf ettiği hakaretleri şiddetle kınıyorum. Bu çirkin hakaretlerin hesabı mutlaka sorulacaktır. Ağızlarından kötü sözler döken bu şeref yoksunlarını bu hakaretlere teşvik edenlerin kimler olduğunu aslında çok iyi biliyoruz." ifadelerine yer verdi.
Gençlerin kışkırtılmaması gerektiğini söyleyen Altun, "Ahlaki sınır tanımayan bir grup şahsın arkasına saklanarak Türk Milletinin kutsallarına, Türk Milletinin iradesiyle seçilmiş ve ülkemiz için gece gündüz çalışan Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik bu hakaretleri ettiren o korkak şahıs ve grupları uyarıyoruz, milletin sabrıyla oynamayın. Gençleri kışkırtarak yarın pişman olacakları bu rezillikleri yaşatmayın. Şiddeti, ahlaksızlığı, densizliği teşvik etmeyin. Bu kepazeliklere bir son verin." dedi.