Fatih Altaylı, gerçekleştirdiği YouTube yayınlarıyla sık sık halkın değerlerini küçümsemesiyle bilinirken, en son Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Batuhan Mumcu hakkında yanlış bilgiler vererek gündeme geldi.
Bu olayın ardından Mumcu, resmi sosyal medya hesabından Altaylı’nın hakkında öne sürdüğü iddialara sert bir yanıt vererek, hukuki süreçlerin başlatıldığını açıkladı.
"KENDİ YALANINI DÜZELTMEK ZORUNDA KALDIN"
Mumcu, şu sözleri sarf etti:
Yalanı alışkanlık haline getirenler, bir gün yalanlarını düzeltseler de zamanla tekrar aynı yalanları söyleyebiliyor. Fatih Altaylı’nın bu durumu da tam anlamıyla bunun bir örneği. Sanki aklın Monaco’dan hiç gitmemiş...1- Bahsi geçen tarihte ben Monaco’da değil, Erzincan’da bulunuyordum. Valilikteki bayramlaşma programında yayınlanan fotoğrafları gördükten sonra sen de kendi yalanını düzeltmek zorunda kaldın.2- Borsa manipülasyonu hakkında ileri sürdüğün iddiaların gerçeği yansıtmadığını, yani ‘yalan’ olduğunu sen de biliyorsun. Bizim saklayacak hiçbir şeyimiz yok. Eğer belgelerin varsa, bunları açıklayarak her şeyi şeffaf bir şekilde görebilirsin. Ama bunun olmadığını çok iyi biliyorsun. İstersen suç duyurusunda bulun ve belgen varsa bunu herkesle paylaş.3- Görevim gereği, şahsım ve ailemle ilgili gereken denetimleri yapıyoruz.
"SENİN İSMİNİN DEVLET VE MİLLET NEZDİNDE KIYMETİ OLMAYABİLİR"
4- Altaylı, ‘yuva yapma’ konusunu şöyle özetleyebilirim:Bir adam "Kurban" konusunu anlatıyormuş:"Çocuğu olmayan Hz. Davut, Allah’a dua etmiş ve ‘Yarabbim bana bir kız çocuğu ver, onu sana kurban edeyim’ demiş. Dua kabul olmuş ve Davut, kızının adını Ayşe koymuş. Zaman geçtikten sonra, çocuğun kurban edileceği zaman gelmiş. Hz. Davut, kızı yatırmış ve tam kurban edecekken Azrail gökten bir keçi ile belirmiş ve ‘Kızı bırak, bu keçiyi kurban et’ demiş..."Dinleyicilerden biri bu duruma dayanamayarak:"Yahu bunun neresini düzelteyim... Hz. Davut değil, Hz. İbrahim; kız değil, erkek; Ayşe değil, İsmail; Azrail değil, Cebrail; kurban edilen de keçi değil, koç olacaktı!" demiş.Senin isminin ve tutumunun devlet ve millet nezdinde pek bir değeri yok olabilir, ancak benim ismim ve soy ismim, üzerimde taşıdığım misyon ve temsil ettiğim kurum açısından büyük önem taşıyor. En küçük bir lekenin bile oluşmasına izin veremem.
"HUKUKİ İŞLEMLERİ BAŞLATTIM, İFTİRACILAR İFTİRALARINI KANITLASIN HODRİ MEYDAN"
Bu nedenle, sosyal medya üzerinden yayılan asılsız haberlere aynı yöntemle yanıt vermek istemedim ve gerekli hukuki süreçleri başlatmayı tercih ettim.Ancak bu noktada tahammül sınırları aşıldı. İftiracılar, iddialarını kanıtlamak zorundalar, hodri meydan...