Mühendislikten Bonsai’ye Sıçrama: Hobi Tutkusu ile Yeni Bir Hayat Kurdu!

Minyatür ağaç yetiştirme sanatı olan bonsai, estetik görünümlü ve uzun ömürlü bitkiler yetiştirmek isteyen bireyler için popüler bir hobi haline gelirken, Aykut Erşan kurumsal kariyerini geride bırakıp bu sanata kendini adadı. Makine mühendisi olarak başlayan meslek hayatını, bonsai sanatına olan tutkusuyla değiştiren Erşan, Türkiye'de bonsai sanatının yaygınlaşmasına katkıda bulunuyor.

DİZİ İZLERKEN DOĞAN İLGİ

Aykut Erşan, bonsai ile olan tanışmasını şu şekilde ifade ediyor: "Dizi izlerken karakterlerden birinin elinde tuttuğu makasla bitki budadığını gördüm." Bu an, onun yaşamında bir dönüm noktası teşkil etti. Yaklaşık altı yıl önce kurumsal iş hayatına son veren Erşan, evde yaptığı küçük deneylerle bonsai sanatında kendini geliştirdi. Bonsainin derin felsefi boyutları ve Japon kültüründeki önemiyle tanıştıktan sonra ticaret alanına adım attı.

SADECE BİR AĞAÇ DEĞİL

Erşan, bonsai sanatının yalnızca bir bitki türü olmadığını vurguluyor: "Bonsai, bir ağacı estetik bir biçimde yaşatmaktır." Doğada gördüğümüz yaşlı ağaçların özelliklerini minyatür boyutlarda yansıtmak üzere çeşitli bahçecilik yöntemleri kullanarak ağaçları yönlendirdiklerini ifade ediyor. Ağaçların budama, telle sarma ve uygun şekilde beslenme ile estetik bir hale getirildiğini de ekliyor.

BONSAİ’NİN TARİHİ VE YAŞI

Bonsai ağaçları, dışarıdan bakıldığında yeni filizlenmiş bir ağaç gibi görünse de, yaşları 300 yılı aşabilmektedir. Erşan, şu anda yaşamda olan 300-500 yaş aralığındaki bonsailer bulunduğunu belirterek, "Eğer doğru bakımı sağlarsanız, bir ağacın yaşı yoktur" diyor.

Bonsai bakımı düzenli sulama ve gübreleme gerektirir. Erşan, "Bir bonsai, saksı içinde yaşadığı için daha fazla suya ihtiyaç duyuyor" ifadelerinde bulunuyor. Tatildeyken bonsailerini emanet bırakan müşterileri, ağaçlarının sağlık durumu hakkında endişeler taşırken, Erşan bonsai oteli hizmeti sunarak bu ağaçların bakımını üstleniyor.

Aykut Erşan, bonsai ağaçlarıyla kurduğu duygusal bağa da vurgu yapıyor. "Bir bonsaim öldüğünde çok üzülüyorum," diyen Erşan, bu ağaçların ona yaşattığı hüzünleri ve sevinçleri paylaşıyor. Kızı Ela doğduğunda tohumdan çıkardığı Japon kara çamı ile birlikte büyüyecek olan bu bitki, Erşan için özel bir anlam taşıyor.

TOPLUMDA YANLIŞ BONSAİ ALGISI

Aykut Erşan, bonsai sanatının yanlış anlaşıldığının altını çiziyor. "Bonsai, Japonca'da 'tabakta büyütmek' anlamına geliyor," diyerek, toplumda oluşan yanlış algılara dikkat çekiyor. Bonsai sanatıyla ilgili yasal ve toplumsal önyargılarla başa çıkmakta zorlandıklarını ifade ediyor.