Tugay: Dünya Geri Kalsa da İlerlemeye Devam Edeceğiz!

İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu'nun (İEKKK) 129'uncu toplantısı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay'ın başkanlığında gerçekleştirildi. Tarihi Havagazı Fabrikası'nda yapılan toplantıda; İzmir Planlama Ajansı Başkanı Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu, kent planlaması ve İzmir Körfezi’ne ilişkin yürütülen çalışmalar hakkında bilgi verdi. Kurulda oluşturulan çalışma grubunun lideri Prof. Dr. Mustafa Tanyeri, iki ay boyunca gerçekleştirdikleri aktiviteler ve görev dağılımlarıyla ilgili bilgiler aktardı.

Tugay: Körfez’deki sorun kolibasili değil

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir Körfezi'nde yaşanan kirlilikle ilgili açıklamalarda bulundu. Kirlilik gösteren ölçümlerle birlikte yapılan son kolibasili ölçümünün de normal değerlerde olduğunu belirten Tugay, “Bahsettiğimiz konu son derece önemli. Zira bu, balıkların ölümüne yol açan bir mikrobiyolojik etkiyi kapsamaktadır. Suda yüksek miktarda bulunan azot ve fosfor, mikroorganizmalar tarafından besin maddesi olarak kullanılıyor ve bu durum fitoplanktonların anormal şekilde çoğalmasına sebep oluyor. Bunun sonucunda alglerin aşırı artışı ve parçalanması, denizde renk değişikliği ve kokuya neden olmakta, aynı zamanda bu süreç oksijen tüketimine yol açarak canlıların Körfez suyu içinde yaşamasını engellemektedir… Yaşadığımız sorun bu. Kolibasili sorunu değil. Sorunun esas kaynağı Körfez’de yüksek miktarda bulunan azot ve fosfor ile organik atıklardır. Bir diğer sorun ise aşırı sıcak havanın etkisidir. Bu yıl İç Körfez’de sıcaklık 29 derece civarındaydı. Bu durum, azot ve fosforun artışına neden olarak alglerin patlayarak çoğalmasına yol açtı. Renk değişikliği ve oksijen tüketimi balıkların ölümüne neden olmuştur” dedi.

“Akıntı yavaş”

Körfez'deki akıntının çok yavaş olduğunu belirten Tugay, bu haliyle etkin bir temizlenme olamayacağını ifade etti. “Temizlenme, azot ve fosfor bileşikleriyle kirlenmiş Körfez suyunun başka bir yere taşınması ile mümkündür. Suyu doğrudan arıtmak mümkün değil; çünkü milyarlarca ton su var. Fakat beklenen, bir akıntının varlığıyla kirli suyun açık denize taşınarak temizlenmesidir. Sorun ise özellikle İç Körfez bölgesinde akıntının neredeyse hiç olmamasıdır. Sığlaşan suyun taze su girişi ile desteklenmemesi durumunda, temizlenmek neredeyse imkansız. Son iki ölçümde Körfez kirliliğinde artış tespit edilmedi. Görevi devraldığımız tarihteki değerlere baktığımızda, son iki ölçümde önemli bir artış olmadığını görüyoruz. Hatta amonyum seviyesinde bir azalma söz konusu; bu da Körfez'in sanki temizlenmiş olduğu izlenimini verebilir, ancak bu gerçek değildir. Amonyum azalması, alglerin çoğalmasından ve azot bileşenini tüketmiş olmasından kaynaklanıyor” diye konuştu.

“Olay arıtmayla başlamıyor”

Körfez’deki kirliliğin sebeplerini dile getiren Tugay, “Kirliliğin oluşumuna baktığımızda; arıtma kaynaklı bir problem olduğunu belirtmeliyiz. Ancak bu sadece günümüzdeki bir durum değil, geçmişe dayalı bir problem. Körfez’e kotların dökülmesi ile kirli su problemi de mevcut. Yağmur yağsın ya da yağmasın, derelerden temiz su gelmediğini bilmemiz gerekiyor. Yük limanına ulaşan büyük tonajlı gemilerin balast suları ve sintineleri de Körfez'i kirletiyor. Ayrıca, tersanelerin de aynı şekilde kirliliğe katkı sunduğu göz önünde bulundurulmalıdır. Derelerden ve limanlardan gelen kirleticiler, tersanelerden ve sanayi tesisleri gibi kaynaklardan da kirleticilerin var olması, sorunun yalnızca arıtmayla çözülemeyeceğini gösteriyor” şeklinde ifade etti.

“Böyle bir kanal yapma yetkimiz yok”

Alsancak Limanı ve tersanelere, sanayi kuruluşlarına müdahalede bulunamayacaklarını söyleyen Başkan Dr. Cemil Tugay, “Kirlenmenin engellenmesi için alınması gereken sıkı önlemler, üç bakanlığın ve Büyükşehir Belediyesi'nin yetki alanına giriyor. Ancak bu konu, sığ yapısı nedeniyle akıntının olmadığı Körfez’in nasıl temizleneceği ile ilgilidir. Bugüne kadar önerilen tek çözüm, sirkülasyon ve navigasyon kanalı projeleridir. Navigasyon kanalı, limana yanaşacak ağır tonajlı gemiler için bir derinlik oluşturmayı amaçlarken; sirkülasyon kanalı yaklaşık 14 kilometre uzunluğunda bir projedir. Bu kanal için yetki ve sorumluluk Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na aittir. Bizim böyle bir kanal inşa etme yetkimiz yok. İzinle yapılabilecek bir süreçtir. Başka önerileri dinlemeye her zaman açığım” dedi.

“Planladık ve yol haritamız hazır”

Büyük altyapı projeleri gerçekleştireceklerini vurgulayan Başkan Dr. Cemil Tugay, “Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi, 4. faz ile güçlendirilecek. Bu fazın en kısa sürede tamamlanması için müteahhit firma üzerinde baskı yapıyoruz. Ayrıca, yurt dışındaki finans kuruluşlarından alınacak kredilerle ciddi bir yağmur suyu ayrıştırma projesi de hayata geçirilecek. Narlıdere bölgesinde ise Güneybatı Atıksu Arıtma Tesisi’nin kapasitesi artırılacaktır. Not edin ve yıllar sonra değerlendirmesini yapılsın. Önümüzdeki 5 yıl içinde İzmir tarihinin en büyük altyapı projesini gerçekleştireceğiz. Planlarımız hazır. Körfez problemi çıkmadan önce bu adımları atma kararı almıştık. Kanalizasyon kaynaklı bir kirlenme olmadığında, 1-1,5 yıl içinde problemin çözüleceğini düşünüyorum. Ancak diğer kirlilik nedenleri ile ilgili sorunlar bakanlık sorumluluğundadır” ifadelerini kullandı.

“Asla durmayacağız”

Başkan Tugay, her türlü zorluğa karşı mücadele etmeye devam edeceklerini belirterek, “Dünyada her şey durursa da, biz durmayacağız. Çalışmalarımızı sürdüreceğiz, elimizden geleni yapacağız. Temizleme işlemlerini sürdürüp, diğer sorunlarla mücadelemizi geliştireceğiz. Başkaları gelmezse de biz buradayız. Ekibime güveniyorum. Ne olursa olsun, daha iyiye gideceğiz. Hiçbir şekilde durmayacağız” şeklinde sözlerini tamamladı.